Ve hayat devam ediyor..
Hayatımızın
kötü anlarından sonra umut etmek için kurduğumuz,yaşamımız boyunca yaşadığımız
olumsuz olaylar karşısında vücudumuzun dilimize kadar getirdiği 3 kelime HAYAT
DEVAM EDİYOR. O kadar çok kullanmışlığım var ki bu 3 kelimeyi bir arada. Sayısını
hatırlamıyorum. Bazen kendim için,bazen sevdiklerim için,bazen düşmanım için
bile kullanmışımdır.
Yaşadığımız son olayları hepimize tekrar tekrar hatırlatmak istemiyorum.
Unutmayacağız desekte çok çabuk unuttuğumuz aşikar. Mesela dün 17.08.2016
Marmara depreminin 17.yılı doldu kim ilk günkü gibi hatırlıyor. Önlemler ne
kadar alınmış yada alınan önlemlere ne kadar uyulmuş ortada. Sadece olduğu anda
ve artçılarını yaşarken aklımızda olan felaket gün gelir sanki hiç yaşanmamış
bir hal alıveriyor hafızamızda. Bir insanı kaybettiğimizde de böyle işte. Babam
öleli 32 yıl oldu.Abim öleli 16 yıl oldu. Annem benim için daha yeni ama inanın
bana uzunca yıl geçince her şey o kadar
farklı hale geliyor ki.Sanki o insanlarla nasıl yaşadığını kokusunu sesini
hatta resimler olmasa yüzünü bile zor hatırlar hale geliyorsun. Neden biliyor
musunuz ? insan beyni kötü olayları beyninde fazla tutmak istemiyor. Mutluluğa
bağımlı mutlu anlarımızı devamlı hatırlamak isteriz. Sebebi tamamen bu. Ve hemen 3 kelimeyle olayların sıcaklığından
kurtuluşumuz başlar ve başlamakta zorundadır. Yoksa hayat devam etmez..
Şimdiye dönersek evet hayat devam ediyor bir şekilde ülke olarak çok
büyük bir şok yaşadık. Resmen 21. Yüzyılda resmen işgalden kurtulduk. Resmen
savaş yaşadık. Nasıl olduğu önemli değil ama bana göre tehlike hala geçmedi.
Amacım burada siyaset yapmak değil ve zaten de blogumu yazma amacım belli
bilmek isteyen hakkımda kısmını açar okur,fakat tek üzüldüğüm nokta hala
insanların bir takım sebepler bularak bölünmesi. Ne yazık ki hala bir arada
olmamamız için birileri hala devrede. Hergün doğuda yine bir sürü olaylar
oluyor. Bir yerlerde insanlar ölürken ,diğer bir yerde insanlar seyirci kalmaya
devam ediyor. Demek istediğim hayat devam ederken bölücü amaçlı insanlara
kesinlikle ve kesinlikle prim vermeyelim. Birlikten güç doğar. Bunu çok iyi
örneklerini ülke olarak çok gördük. Biz ne Suriyeye ne Irağa ne Afganistana
benzeriz. Biz çılgın Türkleriz. O yüzden zaten her seferinde operasyonları
bozuluyor istedikleri zamanda elde edemeyip yeni strateji geliştiriyorlar. Oyuna
gelmeyelim lütfen. Bu aralar Sosyal medyadan iğrenir oldum zaten. Bir sürü ne
amaçları olduğu belli kendilerini kimisi Kemalist gösteren, kimisi ak partili
gösteren bir sürü abuk subuk insan devrede ve insanları kışkırtmakla meşgul.
Amaçları aşikar ama bilmeyen bu tuzağa düşen insan çok. Bunlar insanların
birleşmesini istemeyen aramıza nifak tohumları ekmeye çalışan ajanlar diyorum
ben onlara. Lütfen uyanık olun. Rabbim ülkemizi korusun.Ülkemiz üzerinde dönen
oyunları ayaklarına dolandırsın.
Takipte kalın,hoşça kalın..
Başın sağ olsun İlknur. Kayıplarından bihaberdim. İnsan zihni işte tüm acıları aynı sıcaklığı ile yaşamaya kalksa ömrümüz kelebekle yarışırdı. Ben yazıyı okurken senin acılarına odaklandım. Diğer yazdıklarına gelince ayrıca bir ilavem yok. Kendine çok iyi bak, sevgiler.
YanıtlaSilCanım çok teşekkür ederim. Tabii ki dediğim gibi HAYAT DEVAM EDİYOR. Hepimiz dünya üzerinden geçiyoruz. Önemli olan nasıl geçtiğimiz zaten. Blogda olmanın en sevdiğim tarafı bu işte.Birbirimizi hayatımız boyunca belki fiziksel hiç görmesek de düşüncelerimizle anlaşmamız.Birbirimizin sesini duymasakta yazılarımızla birbirimizin çığlıklarını duymamız. Hiç tanımadığım bir sürü arkadaşım var.En güzeli bu bence. Sevgiler...
Silİlknur nasılsın?
YanıtlaSilCanım iyi olmaya çalışıyorum. Açıkçası tüm sosyal medyadan soğudum desem yeridir. Artık çok az paylaşım yapar oldum.Kuzum merak ettiğin için sağol.Sen iyi misin?
Sil